Medeniyet

Tanım

Joshua J. Mark
tarafından yazıldı, Batuhan Aksu tarafından çevrildi
16 Ağustos 2022 tarihinde yayınlandı
Diğer dillerde mevcut: İngilizce, Fransızca, Portekizce, İspanyolca
X
Print Article
Harappan Civilization (Artist's Impression) (by Amplitude Studios, Copyright)
Harappan Medeniyeti (Sanatçının İntibaları)
Amplitude Studios (Copyright)

Medeniyet (Latince civis=vatandaş ve civitas=şehir kelimelerinden gelir), bir yazı sistemi, hükümet, fazla gıda üretimi, iş bölümü ve şehirleşme geliştirmiş herhangi bir topluma tatbik edilen bir terimdir. Terimi tanımlamak zordur çünkü bütün 'medeniyetler' yukarıdaki yönlerin her birini ihtiva etmez. Bu sebeple bu mefhum genelde oldukça gelişmiş bir kültürü ifade etmek için kullanılır.

İlk medeniyetler şunları ihtiva eder:

  • İndus Vadisi Medeniyeti: yaklaşık MÖ 7000 ila MÖ 600
  • Mezopotamya'nın Sümer Medeniyeti: yaklaşık MÖ 6000-1750
  • Mısır Medeniyeti: yaklaşık MÖ 6000-30

Göbekli Tepe Medeniyeti (yaklaşık MÖ 10000) ve Çin bazen bu listeye dahil edilse de, yukarıdakiler Çin'in tarih öncesi Xia Hanedanlığı (MÖ 2070-1600) ve şehirleri zamanında zaten iyice kurulmuştu. Göbekli Tepe'nin yarı göçebe olduğu ve siteyi inşa ettikten sonra taşındığı görülüyor. Minos, Miken ve Gandhara medeniyetleri gibi diğerleri, Çin'in Xia Hanedanlığı'ndan sonra oluştu.

Aynı zamanda Çin, MÖ 5000'e kadar Sarı Nehir boyunca ('şehirler' olmasa da) kalıcı yerleşmeler olduğu için 'medeniyeti' tanımlamanın zorluğunun altını çiziyor. Bereketli Hilal'in bulunduğu yer olan Mezopotamya, meşhur olarak ilk şehirlerin yükselişini gören 'medeniyetin beşiği' olarak bilinir, lakin bu tayin 1924-1925'te İndus Vadisi Medeniyeti'nin tanımlanmasından veya Göbekli Tepe (ilk defa 1963'te kaydedildi) 1994'te keşfinden önce yapılmıştır.

ŞEHİR İNŞAATI DAİMA BİR KÜLTÜRÜN MEDENİYET OLARAK TELAKKİ EDİLMESİ İÇİN İLK GEREKLİLİK OLARAK GÖRÜLMÜŞTÜR.

Buna rağmen, Mezopotamya, Göbekli Tepe'yi inşa eden insanların yarı göçebe avcı-toplayıcılar olduğu düşünüldü ve İndus Vadisi Medeniyeti'nin büyük şehirlerini Olgun Harappan Devri'ne (yaklaşık MÖ 2800-MÖ 1900) değin inşa etmeye başlamamıştı. Halbuki Mezopotamya'daki Eridu şehri ise takribi MÖ 5400'te kurulmuştu ve Mısır'daki en eski şehirler MÖ 4000'e tarihlenir. Bir kültürün medeniyet olarak telakki edilmesi için şehirlerin inşası, aynı zamanda merkezi bir medenileştirici özellik olarak anlaşılan bir yazı sistemi (İnka örneğinde olduğu gibi) olmasa bile her zaman birinci dereceden gereklilik olarak kabul edildi.

Medeniyetler, tarımsal bir hayat tarzına yerleştikten sonra evvela yarı kalıcı, ardından kalıcı cemaatler kuran ve fazla gıda üretmeye başlayan avcı-toplayıcılardan gelişmiştir. Yiyecek bolluğu, herkesin yemek için toprakta çalışmak mecburiyetinde olmadığı manasına geliyordu ve böylece farklı işlerde çalışan ve bu işle yiyecek satın alan insanlarla, mesela seramiklerini satan çömlekçiler gibi bir iş bölümü tesis edildi.

İş bölümü, yiyecekle beraber ticarette diğer topluluklara sunulabilecek artık eserlerin üretilmesine yol açtı. Uzun mesafeli ticaretin, ticari anlaşmaların sürdürülmesinde yazı sistemlerinin geliştirilmesine yol açtığı düşünülmektedir. Küçük bir cemaatle çalışan iptidai hükümet şekli, bu merhalede daha gelişmiş ve merkezi hale geldi ve genellikle mabetlerin inşasına ve tanrılarla alakalı yazılı bir literatüre yol açan dini bir tamamlayıcı ihtiva ediyordu. Bütün bu unsurlar bir arada ele alındığında, az veya çok, bir medeniyet oluşturduğu kabul edilmektedir.

Medeniyet Mefhumu

Diğerlerinden daha üstün bir kültürel gelişme hali olarak 'medeniyet' mefhumu -bu terimin günümüzde sıklıkla kullanıldığı şekliyle- ilk defa Yunanlılarca geliştirilmiştir. Tarihçi Herodot (yaklaşık MÖ 484-425/413), Tarih'inde bilgin Roger Osborne'un belirttiği üzere, "medeni" Yunanlılar ile "barbar" Yunan olmayanlar arasında meşhur bir ayrım yaptı:

'Medeniyet' kelimesi ilk defa on sekizinci yüzyıl Fransa'sında kullanıldı, ancak batılı bir medeni cemiyet fikrinin tarihi eski Yunan ve Roma'ya değin uzanıyor. Klasik zamanda Yunanlılar kendilerini diğer halklardan sadece farklı değil, onlardan daha iyi olarak görmeye başladı. MÖ beşinci asrın ortalarında yazan Herodot, 'barbarlar'dan bahsettiğinde, bu aslında Yunan olmayanlar için kullanılan bir kısaltmaydı; ancak yüz yıl sonra Aristoteles zamanında barbarlar ve barbar milletler, medeni Yunanlılar tarafından hoş karşılanmayan muayyen davranış şekilleriyle (kölelere karşı davranışları, para ekonomisinden ziyade takas) tanımlanabilirdi. Barbarlar, kültürel alışkanlıkları sayesinde, kendileri tarafından ve daha sonra Avrupalılar tarafından medeniyetin timsali olarak görülen Yunanlılardan daha aşağı insanlar haline gelmişlerdi. (3)

Bu, Batı'da hakim görüş haline geldi ve bazı akademik ve siyasi çevrelerde hala öyledir, lakin 'medeniyet' artık antropologlar ve bilim insanlarınca bir kültürün diğerinden daha iyi olduğunu öne süren niteleyici bir terim olarak anlaşılmamakta, bunun yerine bir 'olgun kültür'ün ne olduğunu tanımlamak için anlaşılmamaktadır. Bu maksatla, belirtildiği gibi, bir kültürün 'medeniyet' olarak kabul edilebilmesi için aşağıdakileri geliştirmesi gerekir:

  • bir yazı sistemi
  • devlet
  • fazla yiyecek
  • iş bölümü
  • şehirleşme

Bu beşi arasında, bir 'medeniyet' göçebe olamayacağı için şehirleşme sıklıkla vurgulanır. Şehirlerin kurulması, herhangi bir medeniyetin merkezi bir yönüdür, çünkü yerleşik bir cemaat, diğer yönlerden herhangi birinin gelişmesinde ilk adım olarak anlaşılır.

Göbekli Tepe
Göbekli Tepe
Teomancimit (CC BY-SA)

Bu sebeple Göbekli Tepe medeniyetinin insanlarına bu mefhum tatbik edildiğinde, yarı göçebe oldukları için en eski 'medeniyetler'den biri sayılmaz. Belirli bir noktada takribi 12000-11000 yıl önce, günümüz Türkiye sahasında tarım öncesi, avcı-toplayıcı bir toplum kalıcı yerleşmeler tesis etmeye başladı ve daha sonra bugün Göbekli Tepe olarak bilinen yapıyı inşa etmek için birlikte çalıştı. (bir modern zaman yakıştırması adı - sitenin orijinal adı bilinmiyor). Göbekli Tepe'nin gayesi de meçhuldür - çoğu bilim insanı bunun bir mabet olduğuna inansa da - antik çağda gömülmesinin ve terk edilmesinin sebebi budur.

Bu topluluk kalıcı haneler inşa etse de, görünüşe göre sadece Göbekli Tepe'yi inşa etmek için yapılmış ve bir süre sonra bunu başardıktan sonra yollarına devam ettiler; 'medeniyeti' tanımlayacak şehirleri inşa etmek başkalarına bırakılacaktı.

Mezopotamya & Şehrin Yükselişi

Mezopotamya ve Bereketli Hilali, 'medeniyetin beşiği' olarak bilinir, çünkü bugün 'medenileşme' olarak kabul edilen yönleri geliştiren ilk yer olarak anlaşılır ve bu Sümer bölgesinde başlamıştır. 'Bereketli hilal' terimi ilk defa Mısırbilimci James Henry Breasted tarafından 1916 tarihli Antik Çağlar: Erken Dünyanın Tarihi adlı çalışmasında kullanılmıştır. Burada o şunu müşahede eder:

Bu bereketli hilal, batı ucu Akdeniz'in güneydoğu köşesinde, merkezi doğrudan Arabistan'ın kuzeyinde ve doğu ucu İran Körfezi'nin kuzey ucunda olan, açık tarafı güneye doğru olan takribi yarım daire şeklindedir. (193-194)

Bölgede yaşayan Sümerler, bir kültürün 'medeniyet' telakki edilebilmesi için beş kriterin hepsini, şehirlerin ve şehirlerin yükselişi ile birlikte icat etmiş veya geliştirmiştir.

  • zaman mefhumu
  • uzun mesafeli ticaret
  • hayvanların ehlileştirilmesi
  • matematik ve astronomi
  • tarım teknikleri ve yenilikleri
  • dini merasimler
  • tıbbi pratikler ve metinler
  • astroloji ve zodyak
  • ilmi düşünce ve teknoloji

Bölgedeki Neolitik Çağ (takribi MÖ 7000), hayvancılık ve tarımın inkişafını gördü, bu da kalıcı yerleşmelere ve bazı iptidai hükümet ve din şekillerinin kurulmasına yol açtı.

Sumerian Civilization, c. 4300 - 2335 BCE
Sümer Medeniyeti, MÖ 4300-2335
Simeon Netchev (CC BY-NC-ND)

Bu kültürel ilerlemeler, ilk şehirlerin ortaya çıkmasına sebep olan Kalkolitik Periyodu (Bakır Çağı, MÖ 5900-3200), ilk şehirlerin ortaya çıkmasına yol açan Ubeyd Periyodu'nda (M.Ö. yaklaşık 5000-4100) sürdü ve şehirleşme süreci daha sonra Uruk Periyodu'nda (MÖ 4100-2900) tamamen benimsendi. Arkeolojik delillere dayalı olarak daha evvel yerleşim görmüş olsa da, Sümerlerin kendileri tarafından belirtilen en eski şehir Eridu'dur (MÖ 5400). Erken Tunç Çağı (3000-2119 BCE) zamanında, Mezopotamya "antik dünyanın en yoğun şehirleşmiş bölgesiydi" (Bertman, 201) ve bir medeniyet olarak tanınabilirdi. Bilgin Paul Kriwaczek şu yorumu yapıyor:

Şehirle beraber merkezi devlet, sosyal sınıflar hiyerarşisi, işbölümü, teşkilatlı din, abidevi yapı, inşaat mühendisliği, yazı, edebiyat, heykel, sanat, müzik, eğitim, matematikle hukuk geldi ve tekerlekli vasıtalarla yelkenli tekneler gibi temel eşyalardan çömlekçi fırınına, metalurjiye ve sentetik malzemelerin yaratılmasına değin yeni icatlar ve keşifler geniş bir yelpazeden bahsetmiyorum bile. Ve hepsinden öte, dünyaya bakma şeklimiz için çok temel olan, sayı veya ağırlık mefhumu gibi, sayılan veya tartılan gerçek unsurlardan - on numara veya bir kilo - oldukça bağımsız olan büyük mefhum ve fikirler koleksiyonuydu. – Keşfedilmeleri veya icat edilmeleri gerektiğini çoktan unutmuştuk. (20-21)

Sümerlerce 'keşfedilen veya icat edilen' medeniyet yönleri, günümüzde bu mefhumu tanımlamaya yardımcı oldu. Oryantalist Samuel Noah Kramer, Tarih Sümer'de Başlar adlı kitabında bölgede ortaya çıkan 39 'ilk' sıralar:

  1. İlk Okullar
  2. İlk 'Elma Parlatma' Vakası
  3. İlk Çocuk Suçluluğu Vakası
  4. İlk 'Sinir Savaşı'
  5. Birinci İki Meclisli Kongre
  6. İlk Tarihçi
  7. İlk Vergi İndirimi Vakası
  8. İlk 'Musa'
  9. İlk Hukuki Emsal
  10. İlk Farmakop
  11. İlk 'Çiftçi Almanağı'
  12. Gölge-Ağaç Bahçeciliğinde İlk Tecrübe
  13. İnsanın İlk Kozmogonisi ve Kozmolojisi
  14. İlk Ahlaki İdealler
  15. İlk 'İş'
  16. İlk Atasözleri ve Özlü Sözler
  17. İlk Hayvan Masalları
  18. İlk Edebi Münakaşalar
  19. İlk İncil Paralellikleri
  20. İlk 'Nuh'
  21. Dirilişin İlk Hikayesi
  22. İlk 'Aziz George'
  23. İlk Edebi Ödünç Alma Vakası
  24. İnsanın İlk Kahramanlık Çağı
  25. İlk Aşk Şarkısı
  26. İlk Kütüphane Kataloğu
  27. İnsanın İlk Altın Çağı
  28. İlk 'Hasta' Toplum
  29. İlk Liturjik Ağıtlar
  30. İlk Mesihler
  31. İlk Uzun Mesafe Şampiyonu
  32. İlk Edebi İmaj
  33. İlk Seks Sembolizmi
  34. İlk Mater Dolorosa
  35. İlk Ninni
  36. İlk Edebi Portre
  37. İlk Ağıtlar
  38. İşçinin İlk Zaferi
  39. İlk Akvaryum

Diğer icatlar veyahut yenilikler arasında tekerlek, seri üretilen tuğlalar ve seramikler, harita, yelken, muhtemelen köpek tasması, bira, saman (bira içmek için kullanılır), silindir mühürler ve zarflar, epik şiir ve edebiyat çeşitleri bulunur.

Seal Lock
Mühür Kilidi
Osama Shukir Muhammed Amin (Copyright)

Kriwaczek'in belirttiği gibi, şehirleşme, medeniyetin birçok yönünün hızlı tekamülünü teşvik etti, lakin şehirler büyüdükçe ve tabii kaynaklar azaldıkça dezavantajlarını da beraberinde getirdi. Yalnızca ticarette kullanılan mahsuller için değil, nüfusu beslemek için de elzem olan tarım arazileri, hane ve sanayi için sürekli olarak geliştirildi. Şehirlerin refahı, daha sonra askeri fetih seferlerinde onlara karşı hareket eden diğerlerinin de dikkatini çekti. MÖ 2030-1980 yılları arasında dünyanın en büyük şehri olarak kabul edilen Ur, MÖ 1750'de Elam'a düşerek Sümer medeniyetinin sona erdirdi. Ancak bundan çok önce Ur, -birçok Mezopotamya şehri gibi- kaynaklarını tüketmiş ve diğer bölgelerden daha fazla mal ithal etmek mecburiyetinde kalmıştı. Bu temayül devam ettikçe, şehir sürdürülemez hale geldi ve MÖ 450'de terk edildi.

Diğer Medeniyetler

Medeniyet olmasa da şehirleşmenin Mezopotamya'dan Mısır'a yayıldığı anlaşılmakta, lakin Mısırlılar şehirlerini aşırı genişletme tehlikesini fark ettiler. Eski Mısır'ın merkezi kültürel değeri, tanrılar tarafından emredilen ve tanrıça Ma'at'ta kişileştirilen ma'at - denge, ahenk - idi. Mısırlılar, bölgelerinin dünyanın en iyisi olduğuna inandılar ve Mısır onlara bu bölgeyi korumalarını emanet eden tanrılarca bir armağan olarak sunulmuştu. Mezopotamyalılar, nizamı sağlamak için tanrılarla iş arkadaşları olarak benzer bir inanca sahipti, ama Mısır ma'atıyla mukayaese edilebilecek hiçbir şeyleri yoktu.

Bu sebeple Mısırlılar, şehirlerinin büyüklüğünü kontrol etmek için daha fazla itina gösterdi, daha küçük şehir merkezlerini o kadar tercih ettiler ki, tarihçiler ve bilim insanları 20. yüzyılın sonlarına değin Mısır'ın hiçbir şehri olmadığı neticesini vardı. Mısır medeniyeti, şehir topluluklarının ihtisaslaşmasıyla şehirlerin düşmesine ve terk edilmesine mani olmayı başardı. Mezopotamya'nın aksine, her Mısır şehri, görünüşte sonsuz bir tabii kaynak arzı gerektiren devasa bir mabede veya sanayiye sahip değildi. Karnak ve Thebes, Memphis ve Per-Ramesses gibi şehirler dini, siyasi veya sınai merkezlerdi, lakin diğerleri daha mütevazı bir ölçüde tutuldu.

Egyptian Memphis Reconstruction
Mısır Memfis'in Yeniden İnşası
Ubisoft Entertainment SA (Copyright, fair use)

Mezopotamya'nın Mısır medeniyetine tesir edip etmediği yahut da tam tersi - veya evvela müstakil olarak mı geliştikleri - münakaşa edilmeye devam ediyor. Her ikisinin de Levant'ta umumiyetle gözden kaçan bir diğerinden etkilenmiş olması mümkündür. Filistin'in Jericho şehri, MÖ 9000'e değin uzanan ve Mezopotamya'da MÖ 4100 ve Mısır'da çok daha sonrasında görülen şehirleşmenin bir veçhesi olan ilk koruyucu duvarlara sahip dünyadaki ilk şehir olarak tanınır.

Her iki kültürün gelişmesinin, Erken Harappan Devri'nde (MÖ 5500-2800) hem Mısır hem de Mezopotamya ile ticaret kuran İndus Vadisi Medeniyet'inden etkilenmiş olması da mümkündür. Bu insanların diğer medeniyetlere nasıl tesir etmiş olabileceklerini belirlemek, yazı sistemleri olan İndus yazısı hala çözülememiş olduğu için zordur. İndus Vadisi Medeniyeti, Mezopotamya'da Dicle ve Fırat ile, Mısır'da Nil ile ve Çin'de Sarı Nehir ile görüldüğü gibi, umumiyetle 'ilk medeniyetler' ile - nehirlerce kalıcı yerleşmelerin geliştirilmesi - ile alakalandırılan başka bir yönü örneklemektedir.

Bu aynı paradigma, ne zaman ve nerede geliştiğine bakılmaksızın herhangi bir medeniyet için geçerlidir. Mezoamerika'nın Olmek Medeniyeti (yaklaşık MÖ 1200 ile MÖ 400), Maya Medeniyeti (MÖ 1500 ila MS 950) ve İnka İmparatorluğu (1425-1532) hepsi tatlı su yakınında inkişaf etmiş gibi görünüyor. Su, insan hayatı için temel bir gereklilik olduğundan ve tarih öncesi avcı-toplayıcılar da su kaynaklarına yöneldiğinden bu pek şaşırtıcı değildir.

'MEDENİYET' GEVŞEK TANIMLANAN BİR MEFHUMDUR VE BU MEFHUMUN MODERN BATI ANLAYIŞI SON DERECE YENİDİR.

İnkalar, hiçbir zaman bir yazı sistemi geliştirmedikleri, ancak kesinlikle bir medeniyet oldukları için 'medeniyeti' tanımlamada ilginç bir meydan okuma sunuyor. Bu aynı zamanda Arkaik Zaman'da (MÖ 8000-1000) yazı sistemine sahip olmayan ve şehirleri daha büyük olduğu için standart 'şehir' tanımına uymayan ve işçi sınıfının evleri ve bazen koruyucu bir duvarla çevrili kasabalar olan Kuzey Amerika Höyük Yapıcıları için de geçerlidir.

Watson Brake (takribi MÖ 3500) veya Poverty Point (MÖ 1700-1100) veya Moundville'in (yaklaşık 1100-1450) Kuzey Amerikalılarının herhangi bir yazı sistemine sahip olduğuna dair hiçbir delil yoktur, lakin hepsi Kuzey Amerika'nın tanınan medeniyetinin bir parçasıdır. Cahokia (takribi 600 ila 1350), kıta genelinde kurulan ticaret, merkezi bir hükümet, fazla gıda arzı ve iş bölümü ile Kuzey Amerika'daki en büyük Kolomb öncesi şehirdi - ancak yazı sistemi yoktu. Öyle olsa dahi, İnka gibi, Kuzey Amerika'nın yerli halkları bir medeniyet olarak kabul edilir.

Netice

'Medeniyet' gevşek bir şekilde tanımlanmış bir terimdir ve bu mefhumun modern Batı anlayışı oldukça yenidir. 19. asrın ortalarına kadar, hiç kimse Sümer'in İncil'de bir sözün dışında var olduğunu bile bilmiyordu. Mısır hiyeroglifleri ve Mezopotamya çivi yazısı sırasıyla 1820'lere ve 1850'lere kadar deşifre edilmedi ve İndus Vadisi Medeniyeti'nin Harappa şehri ancak 1829'da keşfedildi ve 1924-1925'e kadar kazılmamış ve tanımsız kaldı. Bu ilerlemelerden önce Batılı bilim insanları, Yunanistan'ı kültürü Roma tarafından uyarlanan ve geliştirilen 'medeniyetin beşiği' olarak görüyorlardı, ancak hakikatte Yunanistan ve Roma medeniyetin gelişmesinde geç kalmıştı.

Athens Acropolis
Atina Akropolisi
Mark Cartwright (CC BY-NC-SA)

Payitahtı olan Büyük Zimbabve (1100 - 1550) bugün bir mimari şaheser olarak telakki edilen Afrika Zimbabwe Krallığı gibi 20. yüzyıl boyunca pek çok medeniyet tanınmadan gitti. Batı Afrika krallıkları, payitahtı İfe'de (takriben 500'de kurulmuş) olan Yoruba da dahil olmak üzere, o zamanlar anlaşıldığı gibi 'medeniyet' tanımına uymadıkları için göz ardı edildi. Daha fazla malumat gün ışığına çıktıkça ve uzun süredir devam eden milliyetçi ve ırkçı anlatılar reddedildikçe, 'medeniyet' tanımı değişti ve çok daha kapsayıcı hale geldi. Günümüzde bir medeniyeti tanımlayan beş temel yön, büyük ihtimalle, zaten meydan okundukları ve olmaya devam ettikleri gibi önümüzdeki 100 yıl içinde değiştirilecek ve revize edilecektir.

Sorular & Cevaplar

Bir medeniyetin temel hususiyetleri nelerdir?

Bir medeniyetin temel hususiyetleri şunlardır: bir yazı sistemi, hükümet, fazla gıda, iş bölümü ve şehirleşme.

İlk medeniyetler hangileriydi?

İlk medeniyetler İndus Vadisi Medeniyeti, Mezopotamya'nın Sümer Medeniyeti ve eski Mısır Medeniyeti'ydi.

En eski medeniyet nedir?

Mezopotamya, kayıtlı tarihin en eski medeniyetidir.

"Medeniyet" terimi nereden geliyor?

Medeniyet, Latince civis (vatandaş) ve civitas (şehir) kelimelerinden gelir ve oldukça gelişmiş bir kültürü ifade eder. Mefhum ilk defa 18. yüzyılda Fransa'da icat edildi.

Çevirmen Hakkında

Batuhan Aksu
Batuhan, Boğaziçi Üniversitesi'nde yüksek lisans tarih öğrencisi. Erasmus programına katılarak Manchester Üniversitesi'nde aynı bölümde okudu. Edebiyat ve felsefe okumalarından da büyük bir keyif alıyor.

Yazar Hakkında

Joshua J. Mark
Yazar Biyografisi Joshua J. Mark, Dünya Tarihi Ansiklopedisi'nin kurucu ortağı ve İçerik Direktörü'dür. Daha önce Marist College (NY) üniversitesinde tarih, felsefe, edebiyat ve yazı dersleri vermiştir. Yunanistan ve Almanya'da yaşamış ve geniş çapta seyahat etmiştir.

Bu Çalışmayı Alıntıla

APA Style

Mark, J. J. (2022, Ağustos 16). Medeniyet [Civilization]. (B. Aksu, Çevirmen). World History Encyclopedia. alınmıştır https://www.worldhistory.org/trans/tr/1-10175/medeniyet/

Chicago Formatı

Mark, Joshua J.. "Medeniyet." tarafından çevrildi Batuhan Aksu. World History Encyclopedia. Son güncelleme Ağustos 16, 2022. https://www.worldhistory.org/trans/tr/1-10175/medeniyet/.

MLA Formatı

Mark, Joshua J.. "Medeniyet." tarafından çevrildi Batuhan Aksu. World History Encyclopedia. World History Encyclopedia, 16 Ağu 2022. İnternet. 08 Eki 2024.